5 Yaş Şiirlerim 3

5 Yaş Şiirlerim 3

Not: 15 yaşında yazdığım şiirlerimi,ilk haliyle bu sayfada okuyabilirsiniz..

  • AŞIĞIM DE (24.05.2000)

Özlüyorum seni,
Karşımda dururken bile.
Seviyorum seni,
En uzak yerde olsan bile.

Tek kelime, duymak istediğim.
Her şeyi anlatan o kelime ile dağılır benliğim.
De işte, de..
Seviyorum de, aşığım de.

Bak olmuyor, elim ayağım titriyor.
Değil sana söylemek, yazarken içim gidiyor.
Uçurumlardan her gün atlıyorum.
Her geçen gün aramızdaki farkı anlıyorum.

Gözlerimin içine bak, demeyeceğim.
Öyle manalı ve derin bakıyorsun.
Beni böyle kendine aşık ediyorsun.
Sevdiğim gitmeyeceğim, ben seninim.

Bilmem, o gözlerdeki derinliği kalbin taşır mı?
Ben bu düşe adarım hayatımı.
Kalp de taşır, ya söz?
Konuşmaya var mı cesaretim uzun uzun ya da öz?

  • TÜRKÜ

Treni kaçırdı, tren uçtu gitti.
Trenin arkasında kaldı gözleri.
Neymiş ki niyeti?
Sorduk sebebini.
Meğer çok çok özlemiş yarini.

  • BENİ BIRAKIN (24.05.2000)

Sürgünüm..
Zorla götürülüyorum bildiğim, bilmediğim yerlere.
Gördüm..
Hiç kimse beni düşünmez bir kere.

Bilin artık:
Bu hayat benim.
Zevklerimi çöp gibi yolun kenarına attık.
Böyle ben, ben değilim.

Samimi soytarılar!
Size has, böyle sahtekarlıklar.
Alet etmeyin beni işte.
Sizi bilmem, ben muhtacım gerçek samimiyete.

  • GÖNÜL (28.05.2000) – ŞARKI

Beni soracak olursan,
Rahatım iyi.
Sevdalanacak olursan,
Kaybederim seni.

Ben sana göre değilim.
Çileyi pek severim.
Ayrılık tam benim işim.
Ben sana yaramam gönül.

Deliye çıkmış adın.
İşin zor gönül.
Şimdi parçalandın.
Oh olsun gönül.

  • DUY SESİMİ (Mayıs 2000)

İşim olmaz seninle.
Biliyorum da, yediremiyorum kendime.
Kalbin anlayışı zormuş.
Ona anlatma şekli bile yokmuş.
Ne yaptığımı biliyorum.
Kendimi çok suçlu hissediyorum.
Her düşündüğümde kahroluyorum.
Ben ayrılık da istemiyorum.
Ne yapacağım ben?
Çıkmaz aralığa çoktan giren,
Ne olur duy şu sesimi.
İleri gidiş yok, dön geri.
Bu duygu bir şeyle anlatılmazmış.
Aşk yaşanmadan anlaşılmazmış.
Niye bu duyguyu tattım ben?
Niye ben de oldum seven?
Yardım isteyeyim ama kimden?

  • HAYATIN EFSANESİ (Mayıs 2000)

Çiçekler bana seni sevdiriyor
Çünkü onlar aşkı iyi anlatıyor.
Aşk, masalların ta kendisi.
Hayatın efsanesi.

Bana kendini anlatma.
Bana kendini savunma.
Hiç bu duyguları yaşamadan,
Beni bir başıma bıraktın.

Şimdi sen de parçalanmış olmalısın.
Sen de bir insansın.
Beni her gün erirken izlemen,
Parçalanmana tek etken.

  • YETER ARTIK GEL (Haziran 2000)

İşte geçti yine sensiz günlerden biri daha.
Mutlu musun, bensiz yaşamında?
Ben, ben istedim..
Böyle olacağını da hiç tahmin etmedim.

Bunları söylemem lazım:
Aşkta gurur olmaz sanırdım
Oluyormuş, yalancı çıktım.
Koca dünyamı gururumla daralttım.

Hayallerimi süsleyen tek kişi var.
Bu kişinin sen olduğunu, hiç bir zaman öğrenemeyeceksin.
Gel diyeceğim, bedeni sar
Ama sen bunu hiç bir zaman gerçekleştiremeyeceksin.

Onun için, bunların adı hayal ya.
Gerçekleşmeyecekleri için hayal.
Hissedeceğim seni hep yanımda.
Bu benim hayatta tutunacağım tek dal.

Kahkahalara boğulsam ne olacak?
Yüreğim kan ağlıyor.
Yardım et, gözlerim o zaman parlayacak
Çünkü gözlerim kendini yüreğime kaptırıyor.

Ağzımdan çıkan kelimeler, beni anlatamaz oldu.
Ruhumun hissettiklerini saklamak zorundayım.
Tatil benim için yoktu.
Anlamıyor musun, karanlıktayım.

Şimdi gel..
Yarın bile olmasın.
Hasret içimde sel.
O sel beni boğmasın.

Sana ihtiyacım var..

  • HİSSETMEK İSTİYORUM (Haziran 2000)

Ses ver..
Telefonla bile olsa, senden bir şey hissetmek istiyorum.
İyi bir insansın.
En azından bana kendini böyle tanıttın
Ama bırakmayacaktın, yaşam damarımı tıkadın.
Benim yaşam damarım sevgi dolu her zaman.
Sen varken de öyleydi sen yokken de.
Ben hayatımı yaşamadım, sevgiye kandım.
Onu düşündüm her an.
Aslında ben, ben olmalıymışım
Şimdi sürekli söylediğim sözcük; keşke.
Gökyüzünde asılı bir ip var;
Senin yokluğundan itibaren tanıştığım.
Her gün yeni bir tırmanış keşfediyorum üstünde.
O keşfettiğim tırmanışlar, seni bana unutturur sandım.
Şimdi ise yalvarıyorum..
Ya sen de gel bu ipe ya da dönelim eski günlere.

  • ŞİMDİ TAMAM (Haziran 2000)

Bugün içimdesin.
Sen benim her şeyimsin.
Yeni oldu tanışmamız.
Bir asır gibi geldi birbirimize alışmamız.

Ben korktum, senin aynı duyguları hissetmeyeceğinden.
Zor oldu, onun için alışmam.
Sıcak kanlıydın, devamı geldi geriden.
Geç geldi sevgi ama şimdi tamam.

Bu yaz sıcağında, serinlik var üstünde.
Rahatlatıcı sevginden olsa gerek.
Füme yakışıyor sana ama çekilmez hepte.
Bir de krem giy, o da yakışır senin üstünde.

Seninle bütünleşen; güzel ruhun.
Beni büyüleyen, dağ gibi yüce huyun.
E bir de kaçınmadan söylemem lazım:
Sana ben işte böyle kandım.

  • MUTLULUK SAHASI (01.07.2000)

Bu duruşun hoşuma gitmedi.
Bu kadar üzme kendini.
Bir koku yayılıyor havada.
Fark ettiremiyorum sana.

Bir gölün yanındayız şu anda.
Yemyeşil bakıyor sana.
Etrafımız çiçek cenneti.
İçimde de doğa sevgisi.

Şimdi anlamış olmalısın bu kokuyu.
Her yeri sarmış, mutluluk kokusu.
Ben mutlu olabiliyorum ama bir de sana sormalı.
Bakıyorsun ama göremiyorsun mutluluk sahasını.

  • BİR ÇERÇEVE (18.07.2000)

Umma, bu güzel günlerin biteceğini.
Bir çerçeve olacak: yaşadığımız anları içine alan.
Ne sen unutabileceksin beni ne de ben seni.
Gözümüzün önünde olacak o çerçeve inan.

Tatlı tatlı gülümsediğim tek insan.
Yanıma gelince kendimi kaybediyorum, değil yalan.
Bir hatam olursa söyle, darılmam.
Ben sana zaten kıyamam.

Er olmana ne kaldı?
Ayrılık kelimesi her yanımı sardı.
Üzülme.. Arkamda sen kalacaksın diye diye,
Ben olacağım her o çerçevede.

Senin için çektirdiğim bir resim var elimde.
Sen, tek dayanacaksın hasrete.
İlaç gibi gelecek mektubum, telefonum o hasrete de.
Sen hiç merak etme, sevgim çok yüce.