İçinde bulunduğumuz yıllarda en yaygın psikolojik hastalıklar; anksiyete, panik atak, travma sonrası stres bozukluğu, depresyon, bipolar bozukluk, yeme bozuklukları (anoreksiya nervoza, bulimia nervoza vs.), kişilik bozuklukları (paranoid, şizoid ya da borderline kişilik bozukluğu vs.), bağımlılıklar ve cinsel problemler olarak sıralanabilir. Fakat 2050 yılına geldiğimizde değişen dünya ile psikolojik sorunlar da değişecektir.

Hazırlanan ve ilk sıralarda uygulamaya alınacak olan beyne yerleştirilecek çipler ile çocuğun öğrenme becerileri desteklenecek, insanın kafa yararlanmaları ile oluşan beyin hasarı onarılabilecek ve insan hayatında hafıza kaybı kalmayacaktır. Ancak insan beyne yerleştirilen çip ile siber saldırılara da açık hale gelecektir. 

Gelecekte süper zeki olmak belki kolay fakat zekâ seviyesinin yükselmesiyle ruh yapılarında gelgitler yaşanabilir. Bu nedenle “Süper Zekaya Bağlı Denge Bozuklukları” bir psikolojik hastalık olarak gelecekte ön plana çıkabilir.

Siber saldırıların vereceği zararlar, sinir sisteminde sorunlar yaratabilir. Siber saldırıların sinir sistemine verdiği hasarlarla, çeşitli sibernetik hastalık isimleri türeyebilir. 

Bir diğer aktif hale gelecek uygulama olan nanoteknoloji ile madde; atom, moleküler ya da süper moleküler seviyede kontrol edilebilecektir. Nanoteknolojik kullanımlar sonucunda da “Nanoteknolojik Hastalıklar” görülebilecektir. 

Gelişen teknoloji; insanın etrafında robotların artmasına, her dilden konuşanla anlaşabilmesine, yüksek zekâ seviyesinde sosyal çevresinin oluşmasına, bütün toplumlarla entegre hale gelmesine ve çeşitlenen ortamlara adapte olması gerekliliğine sebep olurken “Kronik Sosyal Uyum Bozukluğu” ortaya çıkabilir.

İnsan, yeni bir dünya ve çağa ayak uydurmaya çalışırken beliren ruh ve sinir hastalıklarının isimleri çeşitlenecek gibi durmaktadır.

Dileğim; doğasının bozulmasına izin verilmeyen insanın, sağlıklı günler yaşamasıdır. 

Sağlıkla kalın…

Melike TOPUK – Geleceğin Psikolojik Sorunları (gazetebursa.com.tr)